4–4–2, 3–5–2, tek forvet, iki ön libero vs… Bugüne kadar bir çok değişik taktik ile oynadı Beşiktaş ama hiçbirinde taraftarın aklı bu kadar karışmadı. Sezon başından bu yana İnönü Stadında 4 Türkiye ligi ve 1 UEFA kupası olmak üzere 5 resmi maç yapıldı ama hala tribündeki seyirci Tigana’nın ne yapmak istediğini tam olarak anlamış değil.
Bir grup seyirci oyun içinde futbolcuları yerlerini kaybetmekle suçlarken, bir grup ise kanatlarından atak yapılmamasından şikayetçi. Peki, nedir bu kadar karmaşık olan taktik, Tigana’nın aklından geçen ne, sahaya yansıyan ne, sorun nerde?
Kağıt üzerine basitçe dökersek Beşiktaş’ın taktiği 4-1-2-1-2 şeklinde. Yani Beşiktaş maça başlarken sahaya dizilimi şekil de görüldüğü gibi.
Tigana bu taktiğin en zayıf bölgesinin orta sahasının ortası olduğunu çok iyi bildiği için ön libero bölgesinde oynayan oyuncunun, o büyük alanda rakip ile yalnız kalması önlemek amacı ile orta sahanın sağ ve sol kanadındaki adamların göbeğe doğru çekilmesini istiyor, ve kanat adamlarının boşattığı bu bölgeye ise kanat beklerinin kaymasını uygun görüyor. Zaten kargaşa burada başlıyor, orta sahanın kanatlarında gözüken oyuncular taktik gereği göbeğe yanaşınca tribünlerde kanatları kullanmıyoruz sesleri çıkmaya başlıyor.
Bir anda göbekte 3 oyuncu, kanatlarda 1’er ve onların önlerindeki forvet arkası orta saha oyuncusu ile toplam 6 kişiye çıkan orta saha eleman sayısı kağıt üzerinde çok ciddi bir avantaj sağlıyor Beşiktaş’a, ama bu avantaj sadece kağıt üzerinde kalıyor. Göbeğe çekilen kanat oyuncuları top rakipteyken Kleberson’a yardım etmek için iyice göbeğe yanaşıyorlar, top Beşiktaş’da iken ise biraz daha kanatlara açılmaya çalışıyorlar. Sağ bek ve sol bek bölgesinde oynayan oyunculardan beklentiler ise sırasıyla şunlar oluyor;
1-) Kendi bölgesinde tüm saha boyunca 90 dakika ileri geri çalışmak.
2-) Kanat bindirmelerinde sıfıra kadar inip gerekli ortaları yapmak.
3-) Kulvarlarında tek oldukları için asli görevlerini unutmayıp, kendi bölgelerini kapatmak.
Sorunun kaynağı işte burası, Beşiktaş’ta bu tarife uyan oyuncu yok. Bu taktikte, herkesin bildiği ve sürekli tekrar ettiği 3-5-2 taktiğinde çok iyi çalışması gereken kanat adamlarının yüklendiği yükün en az iki üç katı Beşiktaş’ın sağ ve sol beklerinin sırtına biniyor. Yük bu oyuncuların sırtına binerken defansın göbeğindeki iki oyuncu kontra toplarda çaresiz ve yalnız kalıyor. Aslında taktik gereği kilit adam olmayan bek kanatlar bir anda üzerlerine binen görevlerin fazlalığından dolayı zincirin kopan ilk halkaları oluyorlar.
Sorunlar bunlar ile de bitmiyor, rakip hocalar tarafından çözülen bu taktikte oyun kurucu görevini üstlenmeye çalışan Kleberson baskıyı yiyince, oyun kurma görevi defansın göbeğindeki iki oyuncuya yani uzun toplara kalıyor. Forvet bölgesinde bu uzun topları karşılayıp bunları kullanacak tipinde oyuncular olmadığı için sistem tamamen çöküyor.
Sonuç olarak Tigana’nın yaptığı ana hata, rakipler tarafından çökertilmesi kolay olan ve elindeki oyuncu yapısı hiç uymayan bu taktikte ısrar etmesi. Büyük teknik direktör olmak demek her gittiği takımda her maç aynı taktik ile oynamak değildir, tabi ki her hocanın kendine göre bir sistemi olacaktır ama her maçında kendine göre bir formülü olduğu unutulmamalı aksi durumda Beşiktaş sadece şansının yaver gittiği maçları alır diğer maçlarda son günlerde yaşadığı hüzünü yaşamaya devam eder.
NOT: Bu sezonun başından itibaren olduğu gibi bundan sonra da bu köşede Beşiktaş yazılarımla sizlere beraber olmaya devam edeceğim. Büyüklerimizden aldığımız Beşiktaş terbiyesi ve anlayışı ile kapalı tribünden izlediğim maçları oradaki havayı da yazılarıma katmaya çalışarak bu köşede yorumlayacağım. Ama unutulmamalı ki bu köşe aslında tüm Beşiktaşlıların, aklınıza takılan tüm konuları, eleştiri ve dileklerinizi lütfen tarafıma iletiniz. Siyah Beyaz aydınlık günlerde görüşmek üzere…
Karakartal mobil uygulamasıyla spor haberlerine herkesten önce ulaşmak için tıklayın