Ruhunu şeytana satanlar

Trabzon maçı sonrası İnönü'yü terk ederken önüme bir köpek çıktı.

Bugün

Koca cüsseli, göbeği dolgun, sert bakışlı köpek kuyruğunu bacaklarının arasına kıstırmış öylece bir ağacın dibinde duruyordu. Yanına doğru yöneldim ve birden bir tasması olduğunu fark ettim. Sahipsiz olduğunu düşündüğüm bu köpeğin eğer bir sahibi var ise bu tasmadan ulaşabilirim diye düşündüm ve tasmasına baktım. Tasmasında sadece adı yazıyordu. Köpeğin adı “Benjamin”di. Üzerinde sahibine ait bir bilgi yoktu. Köpeği sevemeye koyuldum ve birden bir ses duydum.

“Çok pişmanım” diye bir ses. Hemen etrafıma bakındım ama küçük sokakta köpek ve benden başka kimse yoktu. Köpek konuşuyor olamazdı ama ses tekrar gelince köpeğin konuşabildiğini fark ettim. Köpek tekrarladı; “çok pişmanım” diye.

Olanlara anlam veremiyordum, şampiyonluk yolundaki bu puan kaybı canımı çok sıkmış olduğundan dolayı iyice kafayı yediğimi düşünürken Benjamin başladı konuşmaya. Bunun sahibi çok korkak bir adamış, kendi koltuğunu korumak için yapamayacağı şey yokmuş. Adını tam olarak bilmediği bir adamdan sürekli direktifler alır bunu yerine getirmeye çalışırmış, eğer bu adamın dedikleri yapmaz ise bundan önce onun koltuğunda oturanların başına ne geldiyse, ona da bunların yapılacağını bildiği için aldığı direktifleri aynen uygularmış. Benjamin’e de bazı görevler verilmiş, eğer bu görevleri yerine getirebilirse, ona kocaman bir kemik vereceklermiş. Benjamin de hırsına yenik düşmüş ve o gece ona verilen görevleri harfiyen yerine getirmiş. Getirmiş getirmesine de ona vaat edilen kemik ona verilmemiş, üzüntüsü ondanmış, pişmanlığı ise görevini yerine getirirken büyük bir camianın hakkını göz göre göre yediği içinmiş.

Benjamin’e böyle çirkin bir şey yapmış olduğu ve ruhunu şeytana satmış olduğu için sinirlenip oradan uzaklaşmak istedim. Tam arkamı dönmüş gidiyordum ki “DUR” diye bağırdı. Kendisinin tek olmadığını aynı filmi haftaya da seyredeceğimi söyleyince şoka girdim. Ne demek istediğini sordum, fazla konuşamam ama bir hafta sonra da belki ben olmayacağım ama bizim ekipten birisi bana verilen görevin aynısı ile iş başında olacak ve birilerinin canı fena halde yanacak dedi.

Durmadım, yürümeye devam ettim. Öyle ya, karanlık bir sokakta bir köpek ile konuşuyordum, bu olanları birine anlatacak olsam kimse bana inanmaz, hatta beni hemen akıl hastanesine kapatırlardı.

Benjamin ve dedikleri aklımı kemire dururken aradan bir hafta geçti. Acaba Benjamin doğru mu söylüyor diye düşünürken, onun haklı olduğunu Pazar gecesi anladım. Benjamin haklı idi, o ruhunu şeytana satan tek köpek değildi, onun gibi daha onlarcası vardı.

Gecenin ilerleyen saatlerinde kendime gelmek üzere uzandığım koltuğumdan terler içinde uyandım. Televizyon açık kalmıştı, mutfağa gidip buz gibi bir su içip kendime gelmek istedim. Döndüğümde televizyonda haftalardır beklediğim Fenerbahçe maçının özet görüntüleri vardı. Geçen hafta konuşan köpek Benjamin’in sözleri ile bir kabus görüp yeni uyanmıştım. Önce maçı seyredemediğim için çok üzüldüm. Acaba maçın sonucu ne oldu diye bakınırken özetlerde futboldan çok, zemini ayakları ile eşeleyen bir canlı, rakip oyuncuların saçlarını, kulaklarını çeken, onları tekme tokat döven arkadaşları ve tüm bunları ona vaat edilen kemiği düşünerek seyreden birisini gördüm. Maçın sonucunu hala bilmiyorum ama yeşil sahada şeytanın adamları olduğunu öğrendiğim canlıları 90 dakika sonunda sahanın ortasında zıplarken görünce şeytan yine yapacağı yapmış dedim ve şeytanın “hak eden” karşısındaki zaferini için kan ağlayarak seyrettim.

Not: Biliyorsunuz ki, şeytan hep üçkâğıtçılık ve hile yaparak bazı haksız kazançlar elde etmeye çalışır ama siz eğer akıllı olur ve yapmanız gerekenleri yaparsanız şeytanı da yenebilirsiniz. Hafta içi yazının ikinci bölümünde şeytanın karşısında savaşanların yaptığı eksiklikleri ve hataları da yazacağız. Yani sakın rakip şeytandı yapacak bir şey yoktu diye düşündüğümü sanmayın.

Siyah Beyaz Aydınlık Günlerde Görüşmek Üzere
Karakartal mobil uygulamasıyla spor haberlerine herkesten önce ulaşmak için tıklayın

  Ana Sayfaya Dön
Karakartal Anasayfasına Dön