"Teknik direktör değiştirmek asla hoş bir şey değil. Benim hobim değil. Ama yapılması gereken şeyler var. Benim istediğim, doğru nedenlerle teknik direktörleri işe almak. Ve birlikte çalışmayı bitirdiğinizde, bu da doğru nedenlerle olmalı, medyanın isteği nedeniyle olmamalı. İstikrarı aşılamak istiyorum; daha fazla güven, zor zamanları atlatmak. Eğer ikna olduysanız, ikna olmuşsunuzdur. Dünya böyledir: ‘Aman Tanrım, harikasın!’ Sonra da ‘Olamaz! Sen ne boktan bir adamsın.’ Artık gri alan yok. Ve çoğu zaman hayat gridir.
En büyük film yıldızını düşünün. Benim için Daniel Craig, James Bond. Ve siz, ‘Aman Tanrım, o James Bond!’ diye düşünürsünüz. Ben ise şöyle düşünürdüm: O şu anda nerede? Ne yapıyor? Ama sonuçta, o da sabah kalkıyor, dişlerini fırçalıyor. Film setinde ve film seti bizim sinemada gördüğümüz gibi değil. Orada oturuyorsunuz ve aynı sahneyi 25 kez çekiyorsunuz. Bu tür şeyleri düşünmüyorsunuz. Ama benim hayatım böyleydi. Neredeyse tüm futbol menajerlerinin nasıl yaşadığını biliyorum. İşleri için yaşıyorlar, her şeylerini ortaya koyuyorlar.
Ama sonra Pep'e (Guardiola) söylüyorum, o yaşlandıkça golf yeteneklerini geliştirdi! Benim golf oynamak için bir dakikalık vaktim bile yoktu! İşte bu yüzden o bir dahi, ben değilim.”
Yorumları okumak veya yazmak için üye girişi yapmanız gerekmektedir.