"29 Kasım'da kulüpten ayrılırken sizinle sarılmıştım. Benim sıkıntılarımı biliyordunuz. Bir kulüpten başkanın ayrılıp gitmesi çok şaşırtıcı geldi herkese ama benim özel nedenlerim vardı. Duygu sömürüsü yaparak bunları paylaşmak bana yakışmazdı. Bu kararı çok üzülerek aldım. Yıllarca beklediğiniz bir hayal, bu kadar erken bitmemeliydi. Ama bazen insan mecbur kalabiliyor. Daha sonra bu sevgiyle, gözyaşlarıyla, büyük bir kucaklaşmayla beni yolladı çalışanlarımız ve taraftarlarımız. Bunu görenlerin bazıları çok rahatsız oldu. 3 gün sonra inanılmaz bir iftira kampanyası başladı. Ben tedavi görüyordum o ara. Doktorum her şeyi yasaklamıştı. Etrafımdaki insanların gözlerinden anlıyordum neler olduğunu. Öyle bir boyuta geldi ki... Doktorum hiçbir yere çıkmayacağımı söyledi. Seçim de vardı. Seçim de daha feci şeyler söylendi, birlikte çalıştığım arkadaşlarım tarafından da. Bütün olayın başlangıcı benim ilk divan toplantısında, "Beşiktaş'ın mallarına çökmüşler" dediğim andan itibaren tehditler, inanılmaz olaylar silsilesi başladı."
Yorumları okumak veya yazmak için üye girişi yapmanız gerekmektedir.