"Başkanlığa aday olabilirim"

Celal Kolot, Beşiktaş’ın eski futbol şube sorumlusu, başarılı bir iş adamı ancak taraftarların ve camianın zaman zaman yaptığı sert eleştiriler sebebiyle tepkilerini almasına rağmen Siyah Beyazlı camiada muhalefetin en güçlü sesi...

Karakartal.com editörü Eray Emin Aydemir ve yazarlarımızdan Eray Erdal’ın sorularını yanıtlayan Celal Kolot, bu röportajında yönetime eleştirilerini yine yöneltirken diğer röportajlarına nazaran daha fazla saha içini, projelerini ve gelecek seçimle ilgili görüşlerini anlattı.

Başka bir anlatımla biz bugün eski yönetici Celal Kolot ile değil de kapalı tribünde maç seyreden Beşiktaş sevdası için polisten cop yiyen Celal Kolot ile söyleştik.

İşte Celal Kolot’un Beşiktaş’ın gündemine damga vuracak söylemleri:

-Sayın Kolot, daha önce Beşiktaş yönetiminde görev aldınız.  Sezon öncesinde camia olarak bazı talihsizlikler yaşadık. Takımımız da şu an inişli ve çıkışlı bir grafik sergiliyor. Takımımızın genel gidişatını nasıl görüyorsunuz?


Tayfur Havutçu, Serdal Adalı’nın tutuklu durumda olması ve Bebe ile Ersan’ın sakatlığını büyük talihsizlik olarak kabul ediyorum. Ancak şunu söylemek istiyorum, içerideki Beşiktaşlı’lara F.Bahçe camiasının kendi tutuklularına sahip çıktıkları gibi sahip çıkılmadı.

Avusturya’dan dönerken Serdal Adalı’ya “istifa et öyle git” denmiş. Böyle birlik beraberlik olmaz. Ayrıca Carvalhal yardımcı antrenör olarak takımın başına geldi ve emanetçi gibi antrenörlük yapıyor.  Emanetçi birisine futbolcuların bakışı farklı olur. Artık maddi sorunlar son zamanlarda çok ortaya çıktı. Portekizlilere ödemeler zamanında yapılıyor ancak diğer Alman ve Türk futbolcuların ödemelerde sorunlar yaşanıyor. Bir iş yerinde parasını zamanında alan ve almayan personelin işe bakışı farklı olur.

-Peki Carlos Carvalhal’a bakışınız nedir? Beşiktaş play-off’lara kalır mı?

Carvalhal Beşiktaş’ın ağırlığını kaldıracak bir teknik adam değil. Sonuçta yardımcı antrenör, lider değil. Beşiktaş’ın başında Schuster olsaydı futbolcuları daha olumlu etkileyebilirdi.

“Beşiktaş Fenerbahçe’yi yener”

Carvalhal’ın yine de Beşiktaş’ı play-off sıralamasına taşıyacağını umuyorum. Eğer Beşiktaş takım gibi oynarsa Fenerbahçe’yi yener. Beşiktaş’ın Fenerbahçe’yi yenmesi sürpriz sayılmamalı.

“Metris’e gittim üç gün kendime gelemedim”

Ben Tayfur Havutçu’yu ziyaret etmek için üç kez Metris Cezaevi’ne gittim üç gün kendime gelemedim.Tayfur Havutçu’nun Metris Cezaevi’nden çıktığında Beşiktaş’ın başına geçmesi mümkün değil. O psikoloji ile çok zor. Hapishaneyi görünce durumu o an anlıyorsunuz. Beşiktaş’ın başına bu takımın ağırlığını kaldıracak bir teknik adam lazım.

TFF’nin aldığı Play-off sistemi kararını nasıl buluyorsunuz?

“TFF’nin Play-off kararı skandal”

TFF’nin kararı son derece zamansız, lüzumsuz hiç kimseye sorulmadan alınmış skandal bir karar. Seyirci toplamlarını görüyoruz. Statların 3’te 1’i zor doluyor. TFF şike gündemini  değiştirmek için bu kararı aldığını düşünüyorum.

-Peki Portekizli oyuncularımız son günlerde yoğun eleştiri altında. Taraftarlarımız da Fabian Ernst’e yoğun destek veriyor. Bu konudaki görüşleriniz nedir?

Ben Tayfur Hoca ile bu konuyu konuşmuştum, Schuster gittikten sonra yaptığı tek olay Ernst’i ve Necip’i Beşiktaş’a kazandırmak oldu. Sanırım bu en iyi cevap olacak. Ernst ve Necip Beşiktaş’ın şu an olmazla olmazları durumunda.

Sorun Beşiktaş’ın sisteminde, Simao, Quaresma, Fernandes ve Almeida bu tip sistemde oynatıldığından dolayı geri gelme gibi bir olayları yok. Carvalhal Beşiktaş’ın istediği sistemle sahaya takımı çıkartmıyor. Mersin İdman Yurdu bizim istediğimiz bir tipte takımdı ancak Fenerbahçe maçı daha farklı bir maç olacak.

“Taraftar Beşiktaşlılık ruhunu görmek istiyor”

Beşiktaş taraftarı artık futbolcularımızda Beşiktaşlı’lık ruhunu görmek istiyor.Ama bu ruh nereden gelecek? Beşiktaş’ın 13  yabancısı var! Hangi genç oyuncuya forma şansı vereceksiniz de nerede oynatacaksınız?

“Aldırma gönül aldırma hoşumuza giderdi”

Biz Beşiktaş’ın en sıkıntılı günlerinde 14 sene şampiyonluk görmediği günlerde tribünlerdeydik.  Takım 14 sene şampiyonluk göremedi. Biz bir kez “yönetim istifa” diye bağırmadık. Bizim için siyah-beyaz forma ve bu formanın hakkını veren futbolcular yeterliydi. Buradan yönetim gerekli mesajı alsın.

-Sayın Kolot bir de kombine alımı konusunda sıkıntılar var. Taraftarlarımız bu sezon kombinelere ilgi göstermediler. Sizce bunun sebebi nedir?

Bunda hem şike iddialarının, hem play off sisteminin etkisi var. Açıkçası Guti ve Quaresma’nın imza törenlerine maçlardan daha fazla seyirci gelmişti. Eğer takım ilerleyen yıllarda da kötü giderse bu süreç ne yazık ki devam eder.

- Geçtiğimiz günlerde yapılan Divan Kurulu Toplantısı’nda borç 357 Milyon Lira olarak açıklandı. Bu konudaki görüşlerinizi merak ediyoruz.  Geçmişte Beşiktaş’ımız için “Beşiktaş için bir kibrit çak” kampanyası yapılmıştı. Tekrar yeni bir kampanya mı düzenlenecek.Sizce Beşiktaş nereye gidiyor?

Eskiden para az olduğu için sadece futbolcuların alacakları vardı. Şimdi Beşiktaş’ta yönetim gelen para ve gider anlamında 1 Milyar Dolar’a yakın para harcamış. Gelen ve giden paraları düşündüğünüzde aşağı yukarı bu rakam çıkar. Beşiktaş nereye kadar böyle gider onu da siz hesap edin.  Bu rakam borç değil, bu rakam Demirören yönetimde Beşiktaş’a gelen yani kulübe gelen gelir ve harcanılan paranın aşağı yukarı toplamı.

“Ferrari ikinci Del Bosque davası olacak”

Geçtiğimiz günlerde Londra’da Ferrari’nin menajeri ile görüştüm. Kendisi bana Beşiktaş’tan 9-10 Milyon Euro alacaklarını söyledi. Ferrari şu an bir takımda forma giymiyor. Bu olay başımızı ağrıtacak. Başkana Del Bosque davası için kaç kez rica ettim. ‘Gidelim Del Bosque ile görüşelim’ dedim. Ancak dinlemedi. Durum da ortada.

Bir de şunu söylemek istiyorum.Orhan Saka’ya buradan yanıt vermek istiyorum. Beşiktaş’ta ne görev yaptığını bilmiyorum.Ben Yıldırım Demirören’in arkadaşıyım. Demirören’in kafasındaki tek plan Ümraniye Nevzat Demir Tesisleri için izin alıp oraya villalar yapıp Galatasaray’ın Riva’sı gibi satıp Beşiktaş’ın borçlarını kapatmak. Orhan Saka bunları bilmez. Kendisi kulübün içinde ama fazla bir şey bilmiyor.



-Peki şu an camianın içinde en aktif muhalif kişi olarak dikkat çekiyorsunuz. Diyelim ki Beşiktaş’ta görev aldınız.Bu borcun kapanması için ne tip önlemler alırdınız?

Olayın iki tarafı var. Ümitsiz taraftan bakarsak, zengin olan ve kafaları çalışan, Tuncay Özilhan,Turgay Ciner, Zafer Yıldırım gibi Beşiktaşlı’lar örneğin duydum Turgay Ciner Kasımpaşa’yı almış, öyle ümitsiz bir durum ki bu insanlar iyi Beşiktaşlı, bu insanlar Beşiktaş’ı yönetmek istemiyorlarsa bunun üzerinde düşünmemiz lazım.

Herkesin düşündüğünden çok farklı bir düşüncem yok. Transfer yapmamak gerekiyor.Ben gittikten sonra son beş senede yapılan transfer miktarı 150 Milyon Dolar civarında. Bu oyuncuları aldık bedavaya verdik. Tabata, Schildenfeld, giden bedava gençler... Bütün bunlar eksi olarak hanemize yazıldı.

Benim zamanında gelir gider dengesi vardı ancak şu an büyük bir dengesizlik var. Transfer yapmayarak, alt yapıdan oyuncular yetiştirerek bu borç azaltılabilir. Beşiktaş’ta deniz bitti.

“Babadan Beşiktaşlı’yım”

Babam Beşiktaşlı’ydı. İlk formam 5 yaşımda oldu. O da siyah beyaz bir kazağın üzerine Beşiktaş arması diktirdik. Maçlara gitmeye başladım biraz büyüyünce. 14 sene şampiyonluk görmediğim günler oldu. Yeni açıkta ıslandığım günleri hatırlarım. Sonra Metin-Ali-Feyyaz dönemi başladı. O sırada kapalı tribündeydim.  Sonra da yönetimde yer aldık. Açık söyleyeyim Serdar Bilgili döneminde yönetimde olmak isterdim. Süleyman Seba gittikten sonra Beşiktaş’ta düşüş başladı. Hiç kimsenin Beşiktaşlılığından şüphem yok. Ne Serdar Bilgili ne Fikret Orman ne de Yıldırım Demirören, Süleyman Seba'nın kulüpteki duruşunu ve Beşiktaş’ın ağırlığını kaldıramadılar. Ne yazık ki bu böyle.

-Başkanlığa aday olmayı düşünüyor musunuz peki?

“Başkanlığa aday olabilirim”

Öyle şöyler gördüm ki Beşiktaş’ta başkan olmazsam kafamdaki projeleri hayata koymam mümkün değil. Bir dahaki seçimlerde adaylığımı koymayı ciddi ciddi düşünüyorum. Bu İşi iyi yapacağımdan şüphem yok. Beşiktaş’ı ben bu durumdan çıkartabilirim.

“Yıldırım Demirören’e 10 seneden önce o parayı ödemem”

Şunu söylemek istiyorum eğer Beşiktaş başkanı olursam Yıldırım Demirören’in Beşiktaş’tan alacağını 10 seneden önce ödemem.

“Beşiktaş’ı İnönü’den çıkartmam”

Bir de şu var. İnönü Stadı mevzusu ilginç bir konu. Eğer yıkıldıktan sonra yapamazsak bir daha orada stadı hiçbir zaman yapamayabiliriz. Başka bir yere gidersek duman oluruz. Stat için eğer yenisini yapamazsak stadı iyileştiririz.

Alt yapıya büyük yatırım düşünüyorum. Gerekirse Ümraniye Nevzat Demir Tesisleri’ne yeni çim sahalar ekleriz. Başbakanımız futbolu seven bir insan, kendisinin destek vereceğini düşünüyorum.

Beşiktaş’ın içerisinde Galatasaray Üniversitesi var. Bu benim canımı yakıyor. Beşiktaş’a ilgi maalesef azalıyor. Beşiktaş taraftarının kendisiyle daha fazla gurur duyması lazım. Ezeli rakiplerine “üniversitem var, güzel bir stadım var” diyebilmeli Beşiktaşlılar. Antrenmanlar taraftara kapalı. Neden kapalı anlamak mümkün değil. Göreve geldiğimde Beşiktaş sevgisi her yere yayılacak.



-Tekrar futbola dönelim. Beşiktaş’ta en unutadığınız maçlar hangileri?

“Gözlerim doluyor”

İki maçı unutamıyorum. Birincisi Steau Roşie diğeri de Valeranga maçları, özellikle Valeranga maçında yeni evliydim eşimle kavga ettik üç hafta konuşmadık birbirimizle. Avrupa’da Beşiktaş’ın başarılı olması benim en büyük özlemim. Şunu da söyleyeyim 100. Yıldaki maçları izleyince gözlerim doluyor.

-Guti konusunda görüşlerinizi alabilir miyiz?

Guti aslında Beşiktaş’ta kalmak, sözleşmesini uzatmak istiyor. Uzatmayınca geçen seneden beri kafasında soru işaretleri oluştu. Amerika’dan da kendisine teklifler vardı. Real Madrid’de 14 sene oynamış olan İspanyol bir futbolcu, komşuluk açısından Portekizlileri sevmeyebilir. Yalnız kaldı Beşiktaş’ta. Parasını alamayan Türk oyunculara Guti sahip çıkıyordu ancak Portekizli’lerin bu tip bir davranışa girdiklerini görmedim. Guti gibi bir adamın tek kalması çok ilginç.

-Diatta ve Higuan’i sizin transfer ettirdiğinize dair internette özellikle forum ortamlarında bu doğrultuda yazılar dolaşıyor. Bu konu hakkındaki düşünceleriniz nedir?

“Benim kimse arabamı bilmez”

Bu transferler Ali Gültiken ve Ertuğrul Sağlam’a aittir. Bu oyuncular benim isteğim dışında alındı. Ali Gültiken’le de Ertuğrul Sağlam’la da konuşabilirsiniz. Benim Futbol Şubesi Sorumluluğu’ndan istifa etmemin sebebi de budur. Benim bu transferlerde en ufak bir payım yok. Benim için 'reklam için geldi' diyorlar. Benim kimse arabamı bilmez, gittiğim yerler bellidir. Reklama ihtiyacım olsa görevimden neden istifa edeyim. Beni bilen biliyor.

“Biz Süleyman Seba’nın ekolüyle yetiştik”

Benim bazen uslübüm sert olabiliyor. Taraftar da bunu ne yazık ki böyle algılıyor. Biz Süleyman Seba zamanında şerefli ikincilikleri gördük ve daha çok sarıldık Beşiktaş’a. Hırsımız, haksızlıklara karşı gelmemiz kendimizce doğruları kimseden çekinmeden söylememiz bundandır.

-Kartal yuvası ve BjkTV’nin durumu hakkında ne düşünüyorsunuz?

Akatlar’da forma almak için Kartal Yuvası’na gittik ailemle kapalı. Pazarlama anlamında ciddi sıkıntı var.

BJKTV için iyi bir şey söyleyemeyeceğim. Tuğrul Yenidoğan Yıldırım Demirören’e en fazla muhalefet yapan isimdi. Ne oldu da BJKTV’nin başında?

Üzülerek söylüyorum diğer kulüp kanallarının çok gerisinde. Bir tane antrenmanı canlı yayınlamıyorlar. A2 maçını tek kamera ile çekiyorlar maçtan bir şey anlamıyoruz. Maçı canlı yayınlamak değil bu.  Seyretmeye çalışıyorum ancak olmuyor.

-Bize vakit ayırdığınız için teşekkür ederiz. Beşiktaşlı taraftarlara söylemek istediğiniz son bir şey var mı?

Bizim Beşiktaş için gecemiz gündümüz yok. Sürekli aklımızda Beşiktaş var, Sporu zaten çok seven bir insanım Beşiktaş'ın ise yeri bambaşka. Sanırım bu sözlerim her Beşiktaşlı için aynıdır.

Röportaj:

Eray Emin Aydemir
Eray Erdal


Karakartal mobil uygulamasıyla spor haberlerine herkesten önce ulaşmak için tıklayın