Beşiktaş’ta 12 yıl top oynadı, efsane kadronun içinde bir çok zafere imza attı. "Beşiktaş’ta bekçilik bile yaparım" diyerek Kartal yuvasına olan özlemini dile getiriyor Recep Çetin ve ardından ekliyor: "O güzelim ekibi darmadağın ettiler. O efsane kadroyu yakalamak, yaratmak artık çok zor. Sergen, Alpay ve Feyyaz gibi yıldızlar Beşiktaş’tan koparıldı, kovuldu."
Efsane kadronun dağılmasında dönemin Başkanı Süleyman Seba’nın ve çevresindekilerin etkili olduğuna dikkat çeken Çetin, "Onun Beşiktaş’a yaptıklarını kimse inkar edemez. Ne var ki büyük bir kadronun dağılmasına neden oldu, yanındakilerine "dur" diyemedi. Feyyaz bir çek yüzünden kapının önüne kondu. Seba bunların hiç birine engel olmadı" ifadelerini kullandı.
Üç yıl üst üste şampiyonluk yaşayan Recep Çetin, "O dönemde kaliteli yabancılar alınsaydı, on yıl elimize kimse su dökemezdi" dedi. Serdar Bilgili’nin kendisine jübile önerisi yaptığını da vurgulayan Çetin, "Kabul etmedim. Birilerinin kapısını çalıp, bilet satmak karakterime ters. Kaldı ki Beşiktaş’tan büyük paralar kazandım. Vefa borcum var, ödeyeceğim" diye konuştu.
Milne tipik bir İngilizdi. Ne sevincini, ne de üzüntüsü gösterirdi. İşine bağlı iyi bir profesyoneldi.
Daum, azimli, hırslı ve harbi insan. İyi teknik direktör. İşine çok bağlı. Bir dakika geç kaldı, kendine bin mark ceza kesti.
Toshack iyi bir çalıştırıcıydı, ama deliydi. Geldiği ilk gün bana taktı, defterden sildi. Hiç yıldızımız barışmadı.
Rasim hoca da mükemmel bir insan. Başarılıydı, ancak Beşiktaş’ın öz evladına nedense bazıları katlanamadılar, sahip çıkmadılar.
Metin Tekin yetenekliydi, iyi insandı, pipirikliydi. Sahaya çıktığı zaman rakibin kramponlarına bakardı, acaba çiviler uzun mu diye.
Feyyaz gamsızdı. Dünya yansa umurunda olmaz, dönüp bakmaz. Yetenekli ve iyi golcüydü.
Ulvi pazartesi günleri antrenmanlara çıkmazdı! Onun gibi insan görmedim. Rakip tekme atardı, dönüp bakmazdı bile.
Rıza’ın, kaybetmeye tahammülü yoktu. Bırakın maçları, antrenmanlarda bile koşularda arka sırada kalmayı kendisine yediremezdi.